8 Eylül 2013 Pazar

GELENLER ÜZERİNE

 Bazen gelirler, teker teker de değil, tüm topluluk ifadelerini içlerine katarak.Sezdirmezler, çok fazla hissettirmezler, solukları kısacıktır.Kapladıkları alan ise dakikanın altmışta biri etmez, akar giderler; sürü sürü...Bazen gelirler, yine olmadık bir yerde, denizin ışıldadığı, baharın tüm eli kalem tutanlara ilham verdiği günde.Ve gözlerin tamda bir noktaya dalmış, benzinin bodrum evlerine imrenmiş bembeyaz olduğu günlerde gelirler.Ellerinin hep terli, dudaklarının hep çatlak, gözlerinin hep yoğun olduğu günlerde gelirler.

 Bazen düşünürsün, zaten sen yalnızken hep düşünmez misin? Ki öyle bir sarılmışsın ki yalnızlığa...Ve bedenin sonu gelmeyen düşüncelere rota olmaya çalışırken rüzgârdan parçalanmış bir kumaşa dönmüş.
 Beyninle dümen attığın o karanlıklar ki artık dönüşü fikren imkânsız.Sen, vücuden güzelsin, sağlıklısın, görünüşün pek âlâ.Fakat terli terli su içme gelirler.Çünkü onlar bir adım beklerler gerisini gözleri kapalı hallederler, onlar hep oradaydılar kalabalıkta yalnızlığı oynadılar.

 Bazen geldiler.İki parmağının arasındaki o tatlı koku gibi burnunda bittiler.İbadetsiz fakat inançlı insanlar gibiydiler, iyiydiler, olabildiğince sakindiler ve sessiz.Üç gözlü, dört kollu, beş bacaklıydılar, gözleri ise ceylan görmüş çitanın gözleri kadar canlıydı.
 Bazen gelirler, teker teker de değil tüm kalabalıkları içlerine katarak.Yenilmeyi hiç düşünmezler, vücutları milyonlarca arı iğnesi sokulu insan vücudu gibidir; tüm acılara doymuş ve dirençli.
 Bazen gelirler; bir muşamba üstünde oturup, erimiş asfaltın aktığı yolda, evrendeki tüm arabaların yok oluşunu izleyen çocuğun yüz ifadesinde belirirler.


 Beyninin isteklerini neden hala başından uzak olan parmaklarınla itiyorsun ve neden titriyor ellerin, ruhun, tüm bedenin denizin ışıldadığı berrak günde. 
  Yaşlı adamın gözleri tüm dünyaya hakimken birden gözleri bahar kokulu mendille kapalı kıza yöneldi.Fakat hiçbir şey söylemiyor yalnızca ona bakıyordu, avaz avaz.En çokta umursamazlığına ve yitik haline şaşıyordu.
  Gelirler hep gelecekler, sen görmezsen yalnızca bakarsan, içindeki mutlak doğruyu yakalayamazsan, tek bir kurşunla yıkıyorsan bedenini, bil ki buradalar üçüncü çoğul ekleri içlerinde.Ve sen eline bir makas alarak kesmezsen bahar kokulu mendili, bir sonraki mevsim kanlı gözlerinde tırpanlı bir silüetle belirirler.
  




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder